|
F&M HAKKINDA
FRANCHISE HAKKINDA
FRANCHISE ALANLARA
FRANCHISE VERENLERE
EĞİTİMLER
FIRSATLAR
|
|
|
Osman Bilge
22 Ağustos 2004
|
İŞ FİKRİ - MEYVE SUYU (Para dergisi) |
VİTAMİN BAR
Avrupa’da, Amerika’da “Juice Bar” adı altında toplanan meyve suyu satan dükkanlar var. Kimi zaman alışveriş merkezinde yeme-içme bölümünde karşılaşıyorsunuz, sağlıklı ve eğlenceli bir alternatif sunuyorlar. Kimi zaman şehir içinde “alternatif”lerin bar yerine gittiği içkisiz sigarasız mekanlar olarak çıkıyor karşınıza. Meyve suyu satıyorlar. Genelde de taze sıkılmış meyve suyu kullanıyorlar. İçine neler kattıkları ve nasıl sundukları markasına göre biraz fark ediyor. Ama genelde bildiğimiz meyve suyu satıyorlar. Bazıları meyve suyunu meyve ve sütle veya buzla karıştırıp “Soothie”, “Slash” gibi adlar altında sunuyor. Yiyecek bir şeyler bulundurmak adına, krep türü hafif ve tatlı hamur işleri de yapıyorlar. Hızla da yayılıyorlar.
Hatırlarsanız, bizde de benzeri dükkanlar açıldı. Galleria’da, Akmerkez’de açılan ilk meyve suyu dükkanlarını hemen her alışveriş merkezinde başkaları izledi. Bağdat Caddesinde yanında pretzel denilen tuzlu simit ve çorbayla smoothie de denendi. Franchise danışmanlığı yaptığımız için, yeni konseptlerin çoğundan markalaşma ve yayılma talepleri aldık. Yazık ki hiçbiri yeterli satış ve karlılığa ulaşamadığından franchise vermeyi ve yaygınlaşmayı başaramadı. Haliyle, franchise vermek demek, kendi markanızı kullandırarak bir başkasının yatırımı ve çalışması üzerinden para kazanmak demek. Öncelikle markanız iyi para kazanmalı ve kazandırmalı, yoksa kimse sizin markanızı ve sisteminizi kullanmak için size para ödemez.
Bizdeki meyve suyu dükkanlarından franchise danışmanlığı talebi geldiğinde, hep üzülerek farkın yaratılamadığını görür, bu haliyle franchise olamayacağını söylerdim. Dışarıda hızla yayılmasına karşın, bizde açmazlar içinde dönüp duran bir iş oldu çıktı meyve sucular. Kirayı çıkaramaz diye küçük yer tutarlar. Küçücük vitrine meyveleri yığarlar. Meyve sularını şişelere, kavanozlara dizerler. Kalan boşluklara da biraz görsel malzeme, biraz marka-logo doldururlar, tıklım tıkış olur dükkan. Eğlenceli bir beslenme noktasından çok, sokağa taşmış manav dükkanına benzeyen bir görüntü çıkar ortaya.
Tüketicimizin sağlıklı beslenme bilinci yeterince gelişmediğinden, sadık müşterisi de azdır. Meşrubat markaları gibi reklam yapamadığından, özenle yapılmış bir imajı da yoktur, herkes kafasında ne varsa onu anlar sağlıklı beslenmeden. Konsepti değiştirip müşterinin isteklerine uyma gayreti, sonun başı demektir. Hatırlıyorum, çok takdir ettiğim bir meyve sucu küçücük yerinde önce kreple başlamış, sonra döner, pide, kumpir vb. satmıştı, ama fayda etmedi. Türkiye’ye smoohtie ve pretzel’i sevdirmek için yola çıkan işletmeci arkadaşım çok para harcamış, basından çok destek almış ama sonuçta dayanamamıştı.
Bu yaşananların nedenini ben “farkı yakalayamamak”ta görüyorum. Bir yiyecek, perakendecilik veya hizmet konsepti henüz bizde yoksa, ilk önce kapıp getirivermek başarıyı garantilemiyor. Farkı da yakalamak zorundasınız. Dışarıda bilinen işlerin arasından küçük üstünlüklerle sıyrılmış konseptler, bizde tutmayabiliyor. Batan paraların pek çok örneğini üzülerek gördük. Karşılaştırmak gerekirse, bizdeki onbinlerce lahmacuncu-kebapçının arasından sıyrılan bir lahmacun restoranını alın Amerika’ya götürün. İnsanlar tanımaz, bilmez, sevmez, yemez. Yoğun reklam, tanıtım ve promosyon desteği verecek gücünüz ve bilginiz yoksa işiniz zor. Hele bir de “havalı” olsun diye yüksek kiralı dükkan tutup malınızı pahalı satarsanız, bunu hak etmeniz ve müşterinize anlatmanız daha da zor. İşte bizdeki başarısızlıkların altında bu benzetmeyi buluyorum.
Neyse, lafı uzatmadan “farkı yakalamak” adına meyve sucuların dışarıda neler yaptıklarına örnekler vermek istiyorum. Kendilerini nasıl konumladıkları, ürünlerini nasıl sundukları dikkate değer.
BUBBLE TEASE
1999 Yılında Kanada Toronto’da başlayan Bubble Tease, egzotik bitki çaylarından hazırlanmış, süt, buz ve meyve suyuyla ve tapyoka damlacıklarıyla karıştırılan içecekler yapıyor. Çok hoş bir logosu ve dükkan konsepti var. Işıl ışıl, insanı çekiyor. İçecekler müşterinin önünde, adeta bir barmen şovu gibi çalkalanarak hazırlanıyor. Ürünlerini sürekli geliştiriyor. Her ay yeni bir karışım icat ediyor. Soğuk, buzlu ve sıcak sunulan çeşitler geliştirmiş. Her zevke, her yaşa hitap ediyor.
Bubble Tease, amacını sağlıklı besin, üstün lezzet vb. değil, özel içecekler ve üstün hizmetle “müşteriye benzersiz deneyim yaşatmak” diye tanımlıyor. Şimdilik sadece Amerika’da alışveriş merkezlerinde franchise veriyor ama, uluslar arası bir marka olma hedefine doğru hızla ilerliyor.
www.BubbleTease.com franchise@bubbletease.com telefon 905.940.2660
400 Esna Park Drive, Unit 11 Markham L3R 3K2 - Canada
VİTAMİN BARLAR
Başarılı vitamin barlara örnek olarak Amerika’dan Nutty Munkey, Maui Wowi, Robeks gibi franchise zincirlerini verebilirim. Avrupa ülkelerinde de benzerleri çok var, ama gerçekten farkı yakalayan az. İşin kolayına kaçıp hemen dışarında franchise almak isteyen varsa heveslenmesin. Henüz Türkiye’ye franchise verecek kadar yaygınlaşıp teşkilatlanmamışlar.
VİTAMİN BAR DANIŞMANI
Bu vitamin barlar o kadar yaygınlaşmış ki, sadece bu konuda danışmanlık veren firmalar da çıkmış. Juice Gallery, vitamin bar açmak isteyenlere konsept oluşturmada 1992 yılından bu yana danışmanlık veriyor. Kahve, çay ve bagel de uzmanlık alanlarına giriyormuş. Ürün çeşitlerinden mimarisine, personel eğitiminden ilginç karışım reçetelerine, verimli ve karlı çalışmadan işletme tekniklerine kadar her konuda destek oluyor. VCD ve kitap olarak da bu bilgileri satın almak mümkün. Tabi bedeli biraz tuzlu. 890 $ veriyorsunuz ama, işletme kitaplarını, yer bulma taktiklerini, finansman yollarını öğreniyorsunuz. 6 Ay süreyle de telefonda uzmanlardan destek alabiliyorsunuz.
Deneyimlerine göre, bir müstakil bir vitamin bar açmak 85-170 bin dolar, küçük bir vitamin büfe açmaksa 30-80 bin dolar yatırım gerektiriyormuş.
www.juicegallery.com
İŞ ÖNERİM
Bu alanda var olan oyuncular pazarı yeni ısıtıyor diye düşünüyorum. Farkı yakalayan, hem hızlı yayılacak, hem para kazanacak gibi geliyor bana. Alışveriş merkezlerinin halen hızlı gelişiyor olması Türkiye’de iş yapma konusunda benzersiz bir olanak sunuyor. Belli alanlarda kendini kanıtlamış konseptler, meşhur olmuş markalar yok. İlk öne çıkan her yeni yapılan alışveriş merkezine davet ediliyor. Kendi gitmese, girişimciler franchise almak için sıraya giriyorlar. Vitamin barlar da bunlardan biri. Tabi “farkı yakalamak” şartıyla. Bubble Tease bana ilginç ve başarılı bir konsept gibi geldi. Muhtemelen Türkiye’ye franchise vermekle uğraşamazlar ama, peşinden koşmaya değer. Hiç değilse konseptini incelemek, geniş biçimde esinlenmek mümkün.
|
|
|
|
|